Bugün 29 Ekim 2013… Tam doksan
yıl önce bugün tarih tanık olabileceği en büyük ihaneti yaşadı. Bir Osmanlı
paşası kalktı Halife/Sultan, Allah’ın elçisinin vekili, padişahımız efendimiz
VI. Mehmet Vahidettin’in buyruklarını ve hakimiyetini yıktı ve Cumhuriyeti ilan
etti.
Neymiş efendim padişahlık halkı
köle yapmış.
Neymiş, devlet geri kalmış, tebaa
yoksulluk içinde kırılıyormuş.
Neymiş vatan işgal edilmiş,
devlet yıkılıyormuş, erkekler öldürülüyor, kadınların ırzına geçiliyormuş.
Neymiş, yer altı ve yer üstü
zenginliklerimiz yağmalanıyormuş.
Sana ne? Yahu sen kimsin? Bir
garip paşasın. Senin neyine vatan, senin neyine millet, senin neyine istiklal-i
tam? Aldığın emirleri uygula olsun bitsin. Sen Halife/Sultan, Allah’ın
elçisinin vekili, padişahımız efendimiz VI. Mehmet Vahidettin’den daha mı iyi
bileceksin? Sen Damat Ferit Paşa’dan, sen Ali –nam-ı diğer- Artin Kemal’den
daha mı iyi bileceksin? Sen filozof Rıza Tevfik’ten, şair Cenap Şahabettin’den
daha mı iyi bileceksin?
Ne oldu? Tam bağımsız bir
cumhuriyet kurdun da eline ne geçti?
Yalnızca yirmiyedi yıl sürdü
senin rüyan. Sonra eski tas eski hamam oldu. Yeniden bağımlı olduk. Yeniden
sömürge olduk. Ama ne inatçı takipçilerin varmış. Tam doksan yıl oldu hala
padişahlığı geri getiremedik. Neyse, en fazla on yıl kaldı. İnşallah, 2023’te,
senin ihanetinin 100. yılında 21. yüzyılın ilk Osmanlı Padişahı Sultan I. Teyup
tahta çıkacak ve Yeni Osmanlı İmparatorluğu doğacak.
İşte o zaman seni yüzyıl boyunca
takip edenler, senin askerin olduğunu her yerde bağıranlar, senin izinde
olduğunu söyleyip yan gelip yatanlar, senin eserlerini korumayı senin orduna
bırakanlar uyanacak. Başlarını vuracak duvar arayacaklar. Bulacaklar da çünkü
hepsi dört duvar arasına kapatılmış olacak.
Sen bu halkın gördüğü en büyük
hainsin. Neden mi?
Çünkü sen sana sunulan serveti
elinin tersiyle ittin.
Çünkü sen yalılarda, saraylarda
yaşayıp devleti satmayı reddettin.
Çünkü sen Ya İstiklal Ya Ölüm
dedin.
Çünkü sen Hakimiyet Kayıtsız
Şartsız Milletindir dedin.
Çünkü sen halkın yoksulluğuna
aldırmadan, halkla bir bağımsızlık savaşı verdin.
Çünkü sen sana sunulan sadakayla
yaşamayı reddederek, onurlu, bağımsız ve özgür bir devlet kurdun.
Çünkü sen Hürriyet ve İstiklal
Benim Karakterimdir dedin.
Çünkü sen halkı kulluktan, tebaa
olmaktan, ümmet olmaktan kurtarıp ulusal bir bilinç, ulusal bir kimlik
yarattın.
Çünkü sen dizlerinin üzerinde
yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ettin.
Çünkü sen kadınları
özgürleştirdin.
Çünkü sen bilimi, aklı yol
gösterici olarak gösterdin.
Çünkü sen padişah olabilecekken
bir meclis ve o meclisle bir Cumhuriyet kurdun.
Çünkü sen çok şey yaptın.
O nedenle sen bu halkın ve
tarihin gördüğü en büyük hainsin. Adının her yerden silinmesi gerekli… Küçücük
çocukların zihinlerini kirletmemek için resimlerinin, heykellerinin
kaldırılması gerekli… Seni unutturmak gerekli…
Biz öyle inceden çalıştık, öyle
planlar yaptık ki bilemezsin. Doksanıncı yılında Cumhuriyetin kuruluşunu
kutlamayı suç haline bile getirdik. Kurduğun devletin bayrağını
taşıyanları, İstiklal Marşını okuyanları
yargıladık, zindanlara attık.
Özgürleştirdiğin kadınları
yeniden paçavraların ve duvarların arasına kapatmak için her şeyi hazırladık.
Bir kez yenildik sana. Bir daha
yenilmeyiz diyeceğim ama bu halkın ne yapacağı belli olmaz ondan korkuyorum.
Bu halk bir kez daha silkinirse
neler olur ondan korkuyorum.
Bu halk yeniden uyanırsa neler
yapar bize ondan korkuyorum.
Saldığımız korku, verdiğimiz uyku
ilaçları, oyalanması için önlerine attığımız oyuncaklar etkisini yitirince
neler çıkacak ortaya ondan korkuyorum.
Bir on yıl daha kandırabilirsek,
bir on yıl daha uyutabilirsek, bir on yıl daha kurduğun cumhuriyete
katlanabilirsek… İşte o zaman çok geç olur senin ve Cumhuriyetin için.
Hey siz oradakiler susun bakayım!
İnsanları zor uyuttuk, uyanacaklar şimdi ses etmeyin.
***
BİLÂ-ZAMAN
(1936 İspanyası’nda meselâ)
Dönülmez Faşizmin ufkundayız
Vakit çok geç
Demiş Can Yücel…
Ben de diyorum ki hiçbir şey için
geç değildir. Yeter Artık Uyan Türkiye!
Sevgiyle…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder